Doğu Perinçek: Yalvaranlar, kaygılananlar, şaşıranlar, telaşa düşenler, kıvrananlar, çaresizler

Doğu Perinçek
"ABD kim bilir hangi ödünleri aldı" sorularıyla emperyalizm karşıtı görüntüsü altında, örtülü Amerikancılığı sürdürenler var.
YALVARMAK ÇARE DEĞİL
Tarihte yalvararak bulunmuş bir çareye rastlanmıyor. İşte ABD askeri Suriye'den çekiliyor ve PKK/PYD/YPG/HDP cümleten ortada kalmıştır. PKK, silaha davranarak boyundan büyük işe kalktı ve ABD ile İsrail'e bel bağladı. Hesapları en başta yanlıştı. Bu hesabı yalvararak değiştirme şansları yoktur. Kaderleri yenilmekti. Çareleri kalmamıştı. Bu koşullarda Bölücü Terör Örgütü'nün teslim olmayı tartıştığını açıklamıştık. Şimdi bu tartışma, daha da hararet kazanmıştır.
PROJE EFENDİSİNİ KAYBETTİ
CHP Eski Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen'in defalarca bütün kanıtlarıyla açıkladığı üzere, Kemal Kılıçdaroğlu, bir ABD tertibiyle Genel Başkan koltuğuna oturtulmuştu. O tertip, Büyük Ortadoğu Projesi'nin bir uygulaması idi. Nitekim CHP yönetimi, her seçimde HDP/PKK işbirliğinde ısrar etti ve hâlâ HDP ile birlikte seçim planları yapıyor. BOP çöktü, ama CHP'nin BOP içindeki görev aşkı devam ediyor. Dahası CHP'yi HDP'leştiriyorlar. Şeyh Sait ve Seyit Rıza gibi Cumhuriyet Devrimine silah çekenleri CHP'nin idolleri yaptılar.
ABD askerinin Suriye'den çekilmesi, Kılıçdaroğlu Projesinin de sona ermesi anlamına geliyor. Ancak çırpınış devam ediyor. Kılıçdaroğlu, ABD çekildiği için kaygılarını dile getiriyor. Bu gelişme, İran ve Rusya'ya yarayacak endişesi içinde. Türkiye yok! Dün CHP adına yaptığı açıklamada, Genel Başkan Yardımcısı Ünal Çeviköz, "ABD'nin çekilmesi umarız Suriye'de olumsuz gelişmelere yol açmaz" kaygısını dile getirdi. ABD'ye bel bağlamanın CHP dilindeki karşılığı bu oluyor. CHP, Çeviköz'ün ağzından "Ortadoğu'da askerî güç kullanılmasına karşı olduklarını" da ilan etti. CHP Yönetimi, Türk Ordusunun vatan bütünlüğü için askerî harekâtına karşı mevzilenmiştir. Bu tavır, her cephede tutarlıdır. Aynı Çeviköz, geçen hafta Doğu Akdeniz'de Türkiye'yi tehdit eden İsrail ile işbirliğini savunuyordu.
İYİ PARTİ'NİN İFLASI
İyi Parti'nin bütün tavır ve eylemlerini, ABD'nin gösterdiği hedeflere vurmak başlığı altında toplayabilirsiniz: Araplara vurmak, Suriye'ye ve Suriyelilere vurmak, Çin'e vurmak, Rusya'ya vurmak, İran'a vurmak, Türk Ordusuna masa altından tekme atmak... Bütün bunlar, İyi Parti'nin kurulurken ilan ettiği Atlantik sistemine bağlılığın gereği idi. Ne var ki, bağlandıkları güç, Batı Asya'da yenildi. Bu durumda Meral Akşener yönetimi susmasın da ne yapsın? ABD yandaşlığına hele bugün yeni bir örtü bulmak için Parti yönetimindeki arayışların yoğunlaştığı anlaşılıyor. Kıvranma halindeler.